Başkan Koray Özgürler”Kimsenin eğitim öğretim çalışanlarını mağdur etmeye hakkı yoktur”
Başkan Koray Özgürler”Kimsenin eğitim öğretim çalışanlarını mağdur etmeye hakkı yoktur”
Türk Eğitim Sen Manisa Şube Başkanı Koray Özgürler yazılı basın açıklaması yaptı. Başkan Koray Özgürler şöyle dedi;
“Uyarıyoruz!
2023-2024 eğitim öğretim yılına henüz başladığımız bugünlerde, tam bir fiyasko olan 7. Dönem toplu sözleşme sürecinden eli boş dönen yetkili ama etkisiz sendikadan yetkiyi devralmak için sağlam adımlarla yola çıktık.
Bu süreçte mobbing (dipnotta tanımı mevcut) ve sendikal baskı
ile bizlere hız tümseği olmaya çalışanlara sesleniyoruz.
Eğitim Öğretim Hizmet kolunda Üyelerimiz bu tür uygulamalara maruz kaldığı takdirde öncelikli olarak “Bu kurumda mobbing uygulanıyor!” konulu, kurum önündeki basın açıklaması ile birlikte hukuki süreçleri başlatacağız. Kimsenin eğitim öğretim çalışanlarını mağdur etmeye hakkı yoktur. Bu yola tevessül edenler ilk önce bizi karşısında bulacaktır.
Çiçeği burnunda bakanımızın olumlu uygulamalarını
desteklerken, yanlış olanları da söylemek asli vazifemizdir.
Bu ülkede kamu çalışanlarının ya da adayların mülakat tecrübesi büyük acılarla doludur.
Yıllarca mülakat süreçlerinde çekirdek çitler gibi çatır çatır KUL HAKKI YENDİ!
İşe alım, görevde yükselme ve yönetici atama mülakatları öncesinde adaylar, parti/sendika/vakıf/dernek merkezlerinde hizaya sokuldu, listeler havada uçuştu!
Bu çirkin gerçekliği yaşamış olan endişeli insanlarımızı, peşin peşin niyet okuyuculuğuyla itham etmek büyük haksızlıktır.
Bir diğer önemli husus da mülakat komisyonlarının teşkilidir. Daha önceki tecrübelerimiz gösteriyor ki, önemli kısmı referansla tayin edilmiş olan komisyon üyelerinin “vicdanlarının mı yoksa referanslarının mı” süreci tayin edeceği önemli bir kaygı unsurudur.
Nitekim geçmişte “MEB’de noter onaylı torpil listesi” gibi haberlere bile konu olan o kadar rezalete şahit olundu ki!
Bu bakımdan geçmişte yaşananlar, MEB tarihi için AYIPLI bir dönemdir.
Yıllardır şahit olunmuştur ki, sahayı domino eden, devletten başka dışarıdan yapılara ve anlayışlara sadakat gösteren ve hala etkinliğini sürdüren unsurlar söz konusudur.
Hal böyleyken, söylem ve tasarruflarımızın sonuçlarını bir değil bin kez hesap etmemiz gerekir.
Aksaklıklara daha temelden yaklaşmak daha doğru değil midir?
Öğretmen yetiştirme sürecini orta öğrenimden başlatır, eğitim fakültesi aşamasını da milli eğitimin programlarıyla tam uyumlu hale getirir ve öğretmen adaylarımızı daha eğitim sürecinde yeterince okullarla buluşturduğumuzda öğretmen yeterliliğine katkıda bulunmuş oluruz.
Bu gereklilikleri sağlamadan, 45 dakikalık mülakatlarda öğretmen adaylarımızın yetkinliğini ölçebilmemiz biraz fantezi gibi kalacaktır.
Velhasıl, inançlı her insanın tedirgin olması gereken tehlike KUL HAKKI YEMEKTİR!
Vicdanlı olan, bu vebalden korkmalıdır.
Son söz: Mülakat adaletin katilidir!”
Yorum Yazın