© MANiSA TV 2020

Usta Muhabir Emekli Oldu

Akhisar’ın emektar muhabirlerinden yerel basın sektöründe, Akhisar Altıeylül gazetesi kurulduğu günden bu yana fiilen çalışan Erhan Çelik emekli oldu.

Demirci’nin Halıkent Gazetesinde 1984 yılında muhabirlik mesleğine adım atan Çelik, uzun yıllar kamuoyu yararına faaliyet göstererek kalemiyle insanların sevgi ve saygısını kazanmayı başardı. Çelik, ile yapılan röportaj da önemli bilgi ve nasihatlerde bulundu. Sektöre ilk adım attığı günden, kariyerinden, haberini yapıp unutamadığı olaylardan ve genç muhabirlere tavsiyelerinden bahsettiği konuşmasına kendini tanıtarak başladı. 
Uzun yıllar gazetecilik sektöründe çalışan, isminden de gurur ile söz ettiren Çelik sözlerine başlayarak; ''1 Temmuz 1970 yılında Demirci’de doğdum. Şuan evli ve 2 çocuk babasıyım. Gazetecilik kariyerime 1984 yılında doğduğum yer Demirci’de Halıkent Gazetesinde başladım. Uzun yıllar fiilen faaliyet gösterdiğim Halıkent Gazetesi’nden askere gitmek adına görevden ayrıldım ve tezkerem sonrası tekrar aynı gazetede uzun yıllar kalemimi eskittim. O zamanlar teknoloji bu denli ilerlemiş değildi.
Tüm haberleri sürekli saha da dolaşarak topluyor ve el yordamıyla yazıp bir araya getiriyorduk. 1990’lı yıllarda daha doğrusu 1993 yılında Akhisar’a taşındım. Burada da Akhisar’ın en eski gazetesi olarak bilinen YeniAkhisar’ınsesi bünyesinde muhabirlik görevimi icra etmek adına işe başladım. Merhum Kadir Lafçıoğlu’nun yanında Akhisar’daki muhabirlik görevimi de uzun yıllar icra edip bir dönem bu sektöre ara verdim.

Kendileri Benim Ustam.
Akabinde 2009 yılında yeniden aynı gazetede çalışmaya başladım ve 2017 yılında Akhisar’ın mevcut tek gazetesi olan Altıeylül’e geçiş yaptım. Aynı zamanda YeniAkhisar’ınsesi internet sitesinde de çalışmalarıma devam ettim. Bu arada meslek kariyerimden bahsederken Cengiz Han Erdem ve nur içinde yatsın  merhum Ali Cenap Erdem’den bahsetmeden geçemeyeceğim. Kendileri benim ustam diyebilirim. 
Halıkent gazetesinde bana bu sektörü sevdiren, hayatımın geri kalanında para kazanmamı sağlayan iki isime de saygım büyük ve sonsuzdur. Gazetecilik zor bir meslektir. Gazete dağıtımında yer almak, haber toplamak, yazmak, bunların bütün haline getirilmesini sağlamak, gün içerisinde neredeyse hiç boş kalmayacağınız bir iştir. Şöyle de söyleyebilirim bir yandan bir haberi kaleme alıp yazıyorsunuz o sırada bulunduğunuz yerin her sokağı, her resmi ve sivil kurumlarından haberdar olmak durumundasınız.
Sayfalarca gazeteyi tabi ki de bir haberle dolduramazsınız. Sürekli haber peşinde saha da olmak zorundasınız. Kamu yararına çalışmanın diğer zor yanlarından birisi de bulduğunuz haberin doğru, anlaşılır ve gündemden kopuk olmamasıdır. Vatandaşı doğru bilgilendirmek, anlaşılır olabilmek ayrıca okuyucunun sizi tercih etmesine sebep olabilmek önemlidir'' diye konuştu.

İşimi Severek Yapıyorum.
Çelik sözlerinin devamında; ''Bu arada Demokrat Gazeteciler Derneği Akhisar Temsilcisiyim, emekli oldum fakat görevime devam edeceğim. İşimi severek yapıyorum, bu da benim sektörden uzaklaşmama engel oluyor. YeniAkhisar’ınsesi internet sitesinde haberlerimi okumaya devam edebilirsiniz.
Uzun yıllar emek verdiğim bu sektörde; Yeniasya, Egetv, TRT, Kanal58, AkhisarEntv, YeniAkhisar’ınsesi, Halıkent ve Altıeylül Haber Gazetesinde çalıştım. Bu sebeple çok fazla anı biriktirme olanağım oldu'' dedi.
Anılarından Bahsetti.
Çelik, sohbet esnasında önemli gördüğü anılarından bahsetti. sözlerinin devamında; ''Neler gördüm, neler duydum diyebilirim. Mesela Akhisar’da göreve ilk başladığım yıllarda Akhisarspor alt ligde mücadele ediyordu. Beni de fotoğraf çekip haberi yazmam için görevlendirdiler. Saha kenarında bir yandan fotoğraf karesi arıyorum bir yandan da ufak notlar tutuyorum.
Derken mücadele başlamak üzere futbolcular dizildi ve İstiklal Marşımız okunmaya başladı. Tabi ki bende hemen saygı duruşuna geçip İstiklal Marşımızı okumaya başladım ama ben böyleyken farklı gazetedeki tüm muhabirler fotoğraf çekiyordu. Büyük bir ikileme düştüm benimde fotoğraflamam gerekiyor ama bir yandan da milli duygularım ağır basıyordu. Olduğum yerde hem İstiklal Marşımızı söylemeye hem de yerimden kımıldamadan elimdeki fotoğraf makinesiyle etrafı fotoğraflamaya çalışıyordum. Tabi daha sonraları spor haberlerinde uzmanlaşmam ile bununda üstesinden geldim.
Bir başka olay ise çok daha duygusal. Tekrar Akhisar’da görev yaptığım dönemlerden birisi. Trafik kazası olduğu duyumunu alıp hemen olay yerine gittim. Fotoğraf makinem tabi ki yanımda fotoğraflama yapacağım ama yaralanmalı ya da büyük hasarlı bir kaza değildi.
Birkaç fotoğraf çekip ofise geri döndüm fakat haberi yapma yanlısı değilim. Nitekim gazeteye girmedik. Aradan 3 gün geçti ve ofise birkaç kişi geldi. O günkü kazada yaralanma yoktu ama kaza geçiren kişi 3 gün aradan sonra iç kanama sebebiyle vefat etmiş. 
Gelen de vefat eden kişinin ailesiydi. Babalarının hiç fotoğrafı yokmuş kendilerinde. Anı olarak saklayıp ilerde çocuklarına gösterebilecekleri, benden de o gün kazada çektiğim fotoğrafları istediler. Ne yazık ki fotoğraflar bende de yoktu artık.
Tavsiyem.
Sorulan sorulara cevap veren Çelik son olarka tavsiyesi üzerine, ''Aslında pek bu konuya değinmek istemesem de sorduğunuz için yanıtlıyorum. Genç nesillere tavsiyem, gündemi takip etmeleri, çağın gereklerine ayak uydurmaları. Teknolojiyle yakından ilişki halinde olmaları. Doğru, anlaşılır ve gerçek haberler yapmaları. En önemlisi para için doğru bildiğinden vazgeçmemeleri, kalemlerini satmamaları diyebilirim.
Günümüzde değer görmeyen mesleklerden birisi aslında gazetecilik. Eline telefonu alıp fotoğraf çeken muhabir oluyor. İlerleyen yıllarda durum ne olur bilemiyorum. Her şeyin hayırlısı demek en iyisi. Daha önce de söylediğim gibi ben de bu meslekten kopamayacağım. Kalemim çalışmaya devam edecek. Teşekkür ederim” açıklamasını yaptı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER